“Forklörcü Kızlar” Meselesi
Trabzon’un Ağasar yöresini tanımayan pek çok insan, Ağasar kültürünü de, kıyafetini de tam olarak bilmiyor. Düğünlerde, şenliklerde horon oynayan kızlarımızı gördüklerinde hemen “fırklörcü kızlar” diyorlar.

FATİH MUHCU
fatihmuhcu@hotmail.com - 05462369940Trabzon’un Ağasar yöresini tanımayan pek çok insan, Ağasar kültürünü de, kıyafetini de tam olarak bilmiyor. Düğünlerde, şenliklerde horon oynayan kızlarımızı gördüklerinde hemen “fırklörcü kızlar” diyorlar. Çünkü bu yöresel kıyafetin yalnızca folklor ekiplerine ait olduğunu sanıyorlar.
Oysa gerçek bambaşka…
Ağasar’da yediden yetmişe herkes, bugün sizin “folklor elbisesi” dediğiniz kıyafeti giyerdi. Düğünde, bayramda, yaylada, hatta günlük hayatta… Yani bu bir sahne kostümü değil; yaşam biçimimizin, kültürümüzün en belirgin sembolüdür.
Peki neden “folklor kıyafeti” denildi?
Çünkü şehirlerde yaşayan insanlar köy kültürünü sadece sahnelerde gördü. Böylece bu elbiseyi kostüm sandılar. Dilimize de “folklörcü” kelimesi işte böyle dolandı. Oysa sizin “folklörcü” dediğiniz şey, bizim günlük hayatımızın ve köklü geleneğimizin ta kendisidir.
Ağasar fistanı yalnızca bir kıyafet değildir; tarihî bir mirastır. Her bir dikişinde bir işaret, bir sembol vardır. Dikişlerinde doğanın izleri, Türk’ün simgeleri saklıdır.
Üstelik fistanların renkleri bile yaşa göre değişir: Genç kızların fistanları daha canlı ve parlakken; yaş ilerledikçe daha koyu ve ağırbaşlı tonlar tercih edilir. Böylece kıyafet, kişinin yaşını ve toplumdaki yerini yansıtır.
Son yıllarda farklı il ve ilçelerde Ağasar kıyafetlerinin giyildiğini görmek bizleri mutlu ediyor. Ancak tek bir ricamız var: Ne olur artık bu kıyafetlere “folklor elbisesi” demeyin. Çünkü bu bizim geçmişimiz, kültürümüz ve kimliğimizdir.
Yeter da…
Bir sonraki yazımda “fistanın ağırlığını taşıma” meselesine değineceğim.