Taraf Olmak mı, Tarafsız Kalmak mı?
Ben tarafsızım” sözü kulağa masum gelse de gerçekte mümkün değildir.

Enes Kahraman
-Taraf Olmak mı, Tarafsız Kalmak mı?
“Ben tarafsızım” sözü kulağa masum gelse de gerçekte mümkün değildir. Çünkü insan, fıtratı gereği mutlaka bir yerde saf tutar. Asıl mesele ise şudur: Neyin tarafında olduğumuz.
Sağcı–solcu, milliyetçi–muhafazakâr, Kemalist–liberal, Alevî–Sünnî... Bunların hepsi birer aidiyet. Ancak aidiyetler hayatın merkezine oturdu mu; körleşiriz, hakikati feda ederiz, eleştirel şuurumuzu kaybederiz.
Burada kritik nokta şudur: Kimliklerinizden tarafsız kalabilirsiniz ama Hak söz konusu olduğunda tarafsız kalamazsınız. Çünkü Müslüman’ın ölçüsü bellidir: “Hakkın yanında saf tutmak.”
Kimlik doğruya işaret ediyorsa kabul edilir; zulme ortak oluyorsa reddedilir. Çünkü esas olan kimlik değil; kimliğin Hakk’a hizmet etmesidir.
Ve işin ironisi şudur: Hak’tan yana olmayan, zaten istemese de bir taraf seçmiş; batılın tarafına düşmüştür.
Vesselam.